Bir Psikopattan Gelen Mail

Kalbimin hızlandığı bir gün güzel bir gün olur sanırım en azından benim için o kadar kolay bir hayat yaşamadım ben. Sen insanların içinde büyüdün, ben canavarları parçalayarak yerlerine geçtim ve geçmeye de devam edeceğim. Hiç bir şeyden pişman olmadığımı fark ettiğim gün bir çok adım attım sanırım o adımların hepsi beni bugüne getirdi. 

Hayatımızın en müthiş anı kötü yönlerimizin en iyi yönlerimiz olduğunu keşfederek kendimizi baştan vaftiz edecek cesareti bulduğumuz andır. Sen bir gün pes edebilirsin ama ben etmem, edemem, edersem parçalanırım, yok edilirim, kimliğim binlerce parçaya bölünür. Hiç bir zaman pes etmememin sebebi zor olmadığından değil, bir planım olduğundan. Aslında sadece satranç oynuyorum, 3 boyutlu bir satranç... 

Vücudumda 26 kırık kemik var hatta bazıları bir çok kez kırıldı, mesela burnum 3 kere kırıldı ayrıca ingilizce, rusça fransızca mandarince ve ispanyolca bu 5 dili ana dilim gibi konuşuyorum. Binlerce kitap okudum; psikoloji, yazılım, ceza hukuku, felsefe ve temel tıpı iyi derece biliyorum. Ayrıca boks ve muay thai gibi dövüş sporlarında çok başarılıyım ve çok iyi bir yüzücüyüm. Neredeyse tüm tavsiye yabancı dizileri, filmleri izlemiş biriyim. 

Geceleri uyuyamıyorum, bunun israf olduğunu düşündüğümü bir çok kez dile getirmişimdir ve ayrıca 19 yaşındayım. Nasıl bu kadar çok yönlü olabilliyorum sizce çünkü sıkılmamak için kendimi yönlendirmeyi başarmış yüksek profilli bir psikopatım.

Ben doğuştan böyle doğdum maalesef zaaf gösterebileceğim hiç bir şeye sahip olmadım sadece tek bir lanetim var sık sık sıkılmak. Çoğu zaman, çoğu gün hiç bir şey hissetmiyorum. Öyle sıkıcı ki uyanıp gene mi diye düşünüyorum, bunu tekrar mı yapmak zorundayım. Asıl anlamadığım şeyse benden başka kimsenin neden sıkıntıdan çığlık çığlığa bağırmadığı. Ben, kendime bir şeyler hissettirebilmek için durmadan uğraştım ama hiçbir fark yaratmadı ne yaparsam yapayım hiç bir şey hissetmiyorum. Ben, kendime zarar veriyorum ama, canım yanmıyor, ne istersem alıyorum ama, istemiyorum ne istersem yapıyorum ama, hoşuma gitmiyor... 

Ben hiç bir zaman doğumumdan itibaren hiç bir duygu hissetmediğim için duygu kavramı bana ütopik geliyor ancak hissetmiyor oluşum durumunuzu anlamıyorum yahut analiz edemiyorum anlamına gelmiyor genel olarak sizlerin karşılaştığı bu tür kişiler düşük profilli oluyor zeka seviyeleri gibi eğitim seviyeleri de düşük olduğundan kendilerini o şekilde tatmin etmeye yahut kanıtlamaya çalışırlar çünkü doğumundan itibaren ezilmişlik hissi vardır üstlerinde sanırım bu biraz komedyenlerin aslında depresif insanlar olması gibi bir durum oluyor özgüven maskesinin ardına saklanır narsistler. Peki şöyle bir soru sorayım bir insan neden maske takar? Aslında bunu insanlarda yapıyor ikili ilişkilerde mutsuz olmalarına rağmen mutlu gibi gözükmeye çalışarak panik anında sakinmiş gibi gözükmeye çalışarak olmadığın bir ruh haline bürünmek büyük bir aldatıcının ilk adımı değil midir ancak benim gibi her hangi bir ruha sahip olmayan biri için gereken tek şey bir insanı bir iki hafta inceleyip kopyalamak olacaktır eksik yönlerini tamamlayarak elbette.

Sağlıklı bir göz, görülebilen her şeyi görebilmelidir ve ‘yalnızca iyi olan şeyleri görmek istiyorum’ demez; çünkü bu ancak hastalıklı bir gözün durumudur. Sağlıklı bir kulak ve sağlıklı bir burun, işitilebilecek ve koklanabilecek her şeyi algılamalıdır. Şunu unutma ki, düşünceni değiştirmek ve senin yanlışlarını düzelten birisinin söylediklerine uymak özgürlüğünden ödün vermek anlamına gelmez. Çünkü bu değişiklik, senin iradenle olmuştur, kendi arzuna, değerlendirmene ve anlayışına uygun olarak yapılmıştır. 

Size tavsiyem; sizi sözünden dönmeye, öz saygınızı yitirmeye, birinden nefret etmeye, şüphe etmeye, küfür etmeye, iki yüzlü davranmaya, etrafında duvar ve perde isteyen herhangi bir şeyi arzulamaya sürükleyen şeyi asla yararlı görmeyin. 

SONRAKİ HİKAYE